Siber dolandırıcıların 'Efsane' vurgunu!
‘Efsane’ kampanyaları alışveriş çılgınlığı yaşattı. Online alışverişte bir önceki yıla göre yüzde 103 artışla rekor kırdık. Ancak madalyonun bir de ‘öteki’ tarafı var. Binlerce kişi ucuza alırım hevesiyle çıktıkları yolda siber dolandırıcıların hedefi oldu. Banka, tüketici hakem heyeti ve savcılığa başvuranların sayısında artış var. Hesaptaki parasına bloke konulan ya da alışveriş adı altında kredi kartından para çekilen mağdurlar ne yapmalı? Nereye başvurmalı? Paralarını geri almaları mümkün mü
PİLATES eğitmeni Nur Üzümcü, siber dolandırıcıların ağına ‘sahte site’ aldatmacasıyla düştüğünü fark ettiğinde hesabındaki paranın 5 bin lirası çoktan gitmişti. Üzümcü “Sosyal medya üzerinden ünlü bir alışveriş sitesinin ‘Efsane’ indirimi linkine tıkladım. Bütçeme uygun bir etek beğendim. Maaş kartımla, şifremi girerek siparişimi verdim. Vermez olaydım. Daha 1 saat geçmeden arkadaşlarım aramaya başladı. Güya onlara ‘indirim’ kuponu ile bir link göndermiş, gönderdiğim linke tıklamalarını tavsiye etmişim. O an dolandırıldığımı anladım. Hemen bankayı aradım. Ama çok geçti” diyor.
SESİMİ DUYAN OLMADI
Üzümcü, pandemi nedeniyle işlerinin eskiye oranla az olduğunu ve bu olay nedeniyle büyük sıkıntıya düştüğünü söylüyor. Soluğu İzmir Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlar ile Mücadele bölümünde alan Üzümcü, şikâyetinin burada değerlendirilemeyeceği söylenerek geri gönderilmiş. Çalıştığı bankaya da giden ancak olumlu bir dönüş alamayan Üzümcü, “Dolandırıcılar sitenin birebir aynısını yapmışlar. Ben gerçek olup olmadığını anlayacak profesyonellikte değilim. Her şeyi geçtim, kendilerine mesaj atılan birçok arkadaşım da benim yüzümden aynı tuzağa düştü. Belki benim de dolandırıcı olduğumu düşünüyorlar. Maddi-manevi yaşadığım bu zorluğun hesabını kim
verecek?’ diye soruyor.
PARANIZI GERİ ALMAK MÜMKÜN
BİLİŞİM konusunda uzman avukat Halil İbrahim Çelik, salgınla alışveriş alışkanlıklarımızın da değiştiğini ve internet üzerinden yapılan harcamaların geçen yıla oranla yüzde 500 arttığını hatırlatıyor. Buna bir de ‘efsane’ kampanyalar eklenince çoğumuz dolandırıcıların açık hedefi haline geldik. Avukat Çelik “Paranızı geri almanız mümkün” diyor. Peki nasıl olacak? “Dolandırıcıların 2 yöntemi var” diyen Çelik şöyle anlatıyor: “İlk yöntem hesabınızdaki paraya bloke koymak. Böyle bir durum varsa hemen savcılığa suç duyurusunda bulunun. Sonrasında da dilekçe ile bankaya gidin. Gerekli yasal sürecin ardından, bu bazen 2-3 yıl sürebilir, paranın üzerindeki bloke kaldırılır, para tarafınıza geri ödenir.”
TERS İBRAZ YAPIN
“Dolandırıcıların ikinci yöntemi ise kredi kartından alışveriş yapılmış gibi para çekmek. Eğer kredi kartınızın Visa ya da Mastercard altyapısı varsa ‘ters ibraz’ yani harcama itirazı yapabilirsiniz. Bu mahkemeye gitmekten çok daha hızlı bir yol. Genelde en geç 6 ay içinde sonuçlanır. Kredi kartınızdan işlem yapıldıktan sonra, 120 gün içerisinde, bankaya elinizdeki belge-bilgi-dekont ne varsa ibraz edip, harcamayı sizin yapmadığınızı ispatlayarak itiraz etme hakkınız var. Bundan sonrası bankanın sorumluluğunda. Bankanız, karşı tarafın işyeri bankası ile irtibata geçecek, alışveriş ile ilgili belgeler talep edilecek. Satıcı tüketiciye malın satıldığını ispat edemez, haklı olduğunuz kanıtlanırsa karşı tarafın hesabında limit yoksa bile paranız hesabınıza geri ödenir.”
SAHTE SİTE NASIL ANLAŞILIR
Soru: Linke tıkladım. Açılan sayfa gerçeğine tıpa tıp benziyor. Uyanığımdır ama ilk bakışta şüphe uyandıracak en ufak bir ibare yok. Var mıdır ilk bakışta dolandırılacağımı anlamanın yolu?
Cevap: Kişiler indirime öylesine odaklanıyor ve fırsatı kaçırmaktan öylesine korkuyorlar ki bir an önce alma gayreti içerisinde oluyorlar.
O nedenle de sistemin bariz açıklarını göremiyorlar. Öncelikle bilinen sitelerden alışveriş edin. Büyük firmalarda risk küçüklere oranla daha az. Tıkladığınız linkin url’sini kontrol etmeyi unutmayın. Diyelim, gireceğiniz site www.halil.com. Sonuna bakın, com yerine org ya da başka bir ibare varsa ya da sitenin adı bir harf eksik, www.hali-l.com gibi arada tire, soru işareti gibi noktalama işaretleri ile yazılmışsa şüphelenin! Arama motorlarına güvenmeyin, zira manipüle etmek çok kolay. Ünlü bir alışveriş sitesinin adını Google’a yazıp arattığınızı var sayalım. Karşınıza çıkan ilk linke tıklıyor, ‘Üst sırada çıktıysa adres doğrudur’ diye düşünüyorsunuz. Yanlış! Sahte siteler de reklam vererek arama motorunda en üst sıraya çıkabilir. Kredi kartı yerine sanal kart, 3D Secure, kapıda ödeme seçenekleri kullanılabilir. Son olarak tıkladığınız linki şöyle bir kurcalayın. Dolandırıcılar çok ayrıntılı iş yapmaz. Firmanın adresi, telefonu, e-postası gibi iletişim bilgilerini boş bırakabilirler, kontrol etmek bu anlamda faydalı olabilir.
TÜKETİCİNİN KASIT VE İHMALİ YOK
TÜKETİCİ Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu, bu süreçte dolandırıcıların hedefi olan mağdurların önce savcılığa suç duyurusunda bulunması,
sonra da bankalarıyla iletişime geçerek ‘ters ibraz’ yoluna gitmeleri gerektiğine dikkat çekiyor. Araya giriyorum. Bankanın “Senin sorumluluğun, parayı ödemiyorum deme hakkı var mı?” Ağaoğlu, “5464 sayılı banka ve kredi kartları kanunu 12. Maddesi kartın hukuka aykırı ve haksız kullanımından ötürü tüketicinin 24 saat içerisinde bildirim yapması halinde sorumluluğunu 150 lira ile sınırlandırmıştır. Tüketicinin kasıt ve ağır ihmali yoktur. Ayrıca, bankalar yüksek meblağlarda hareket olunca tüketiciye mesaj göndererek, harcama ile ilgili bilgi verecek bilişim altyapısına sahiptir. Banka hele de böyle bir uyarı yapmamış ise ‘Tüketiciye karşı sorumluluğum yok’ diyemez. Tüketiciler, aksi halde, 10 bin 390 liraya kadar çekişmelerde, hakem heyetlerine başvurarak haklarını arayabilirler” diyor. (Hürriyet)