Bir şarkısın sen, ömür boyu sürecek, dudaklarından yıllarca düşmeyecek. Zeydan Zeydan diye bütün Adana inleyecek.
Nereden bilebilirdik, Zeydan’ın bizi inleteceğini!
Yağ satarım, bal satarım, ihaleleri yandaştan alırım, Dubai’de tatilimi de yaparım...
Adana Adana gibi başkan, beni çıkardın baştan, seçim gelsin en baştan, yine gidelim sandığa; inletsin bizi Zeydan Başkan!
Yaz yaz bitmez, Zeydan’a kalem tükenmez…
Bir gün bir sahabe çölde yürürken bir karınca görüyor ve diyor ki karıncaya: İla en entabu. Yani diyor ki; nereye gidiyorsun ey Zeydan?
Bu insanlara verdiğin sözleri ne zaman tutacaksın? Adana’ya hizmeti ne zaman getireceksin?
Sen de Hüseyin Sözlü’nün geri gelmesini istiyorsun.
Beceremedin KABUL ET!
Adanalı'ları algıyla kandırdın KABUL ET!
Sözlü kadar heyecanlı olmadığını KABUL ET!
Sözlü kadar becerikli olmadığını KABUL ET!
Sözlü’den bu yana Adana’ya hiçbir şey yapmadığını KABUL ET!
İhaleleri jet hızıyla yandaşına verdiğini KABUL ET!
İşçilerin emeklerini sömürdüğünü KABUL ET!
Abidik gubidik oyunlarınla halkla dalga geçtiğini KABUL ET!
Vaatlerinin balon gibi fısladığını KABUL ET!
Kapı dışarı attığın işçilerin tenceresine taş koyduğunu KABUL ET!
Ya kabul edeceksin, ya kabul edeceksin!