KENT KONSEYİ ŞAİBELİ BİR SEÇİME Mİ GİDİYOR...

Ceyhan Kent Konseyi Başkanı Selahattin Güler, Ceyhan Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, rüşvet ve irtikap' suçlarından yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınmış ve akabinde tutuklanma istenmiş ama sağlık sorunları nedeniyle ev hapsine alınmıştı. Selahattin Güler’in rüşvet suçlaması ile ev hapsine alınması ile birlikte açığa alınacağı beklentisiyle kent konseyi başkanlığını düşünenler erken seçim çalışmalarına başlamışlardı. Bütün başkan adaylarının seçimle ilgili tek bir istekleri vardı. “Hilesiz, yalansız ve şeffaf bir seçim.” Mevcut başkan Selahattin Güler, “seçim kazanmak içim her yol mübah” fikrinin uslanmaz uygulayıcılarındandı. En son kazandığı bakkallar ve bayiler odası seçimi hala mahkemede devam etmekte. Güler’i tanıyan Kent Konseyi başkan adaylarının tamamı normal şartlarda kurulan ve seçimde oy kullanan çalışma meclislerinin oy kullanmasını istemiyorlardı. Seçim çalışmalarında bu konuyu sürekli anlatıyorlar hatta ilçe kaymakamımızla da yaptıkları istişarelerde çalışma meclislerine oy kullandırılmayacağının kararlaştırıldığını belirtiyorlardı. Çünkü pandemi dolayısı ile çalışma meclisleri oluşturulmamış ve çalışma meclisleri adıyla hiçbir çalışma yapılmamıştı. Kent Konseyinde çalışan tek bir yapı ve grup var oda Ceyhan Kamuoyunca da takdir edilen Nilay Genç ve gençlik meclisi. Olmayan çalışma meclislerinin yazılımı ve kurulumu seçim hilesi olup “asker delege” demekti buda seçime gölge düşürecekti. Kent Konseyi Yönetim Kurulunca 26.03.2021 tarihinde seçimli olağanüstü kongre kararı alınması ile birlikte (Kent Konseyi Tüzüğüne göre yönetim kurulu olağanüstü seçimli kongre kararı alamaz. Kent Konseyi Tüzügü “11/A (4) Kent konseyi başkanının izin, hastalık veya başka bir sebeple görevi başında bulunmadığı hallerde, bu süre içinde kendisine yürütme kurulunun en yaşlı üyesi vekalet eder” demektedir. Eğer ki bu şekilde seçime gidilirse yürütmeyi durdurma için dava açılırsa ne olur?) Cumhurbaşkanımızın da defaten belirttiği üzere “at izi it izine karıştı.” Trenden inerek AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın Ceyhan’da seçim kaybetmesinin önemli aktörlerinden rüşvetten tutuklu mevcut kent konseyi başkanı Selahattin Güler, rüşvet şüphelisi Umut Topal ve AK Parti eski ilçe başkanı mevcut İl Başkan Yardımcısı ve Kent Konseyi Başkan Adayı M. İslam Bünül birlikte hareket etmeye başlamışlardı. Bünül, seçim çalışmalarında tutuklu Selahattin abiyi birkaç kez ziyaret ettiğini anlatıyordu. Delegasyonda 70 tane olmayan çalışma grubu temsilcisinin oy kullanacağı belirtiliyordu. Ne olmuştu da bulunduğu her ortamda AK Parti ve Cumhur İttifakı adayı Ali Alper Boydak’a seçimi nasıl kaybettirdiğini anlatan, CHP’li belediyeden ballı kaymak bol paralı işler yapan rüşvetten tutuklu Selahattin Güler, AK Parti’den istifa eden CHP’den meclis üyesi seçilen eşini, dostunu, kızını, gelinini belediyede işe girdiren Umut Topal ve Selahattin Güler’in kent konseyi başkanlığı seçiminin iptali için geçmişte çalışma yapan, Güler’in AK Parti’den ihracı için karar alıp baskı sonucu uygulayamayan eski AK Parti ilçe Başkanı şimdinin Kent Konseyi başkan adayı Muhammed İslam Bünül bir araya gelmişti. Bu troykayı bir araya getiren güç Şeref Can’ın tutuklanmasında sessiz kalan ama operasyon öncesi Selahattin Güler’e sağlık raporu aldırarak ev hapsine aldıran “eskimeyen” dost muydu? Kent Konseyi Başkanlığı Belediye Başkan Adaylığının önünü mü açıyor? Rüşvetten ev hapsinde tutulan Selahattin Güler’e ve Şüpheli Umut Topal’a tekrardan AK Parti kapıları açılacak, yargı kıskacından kurtulacaklar mı? Sağduyulu Ceyhan Kamuoyu ve Kent Konseyi delegasyonu kurulan oyunu bozabilecek mi? Yoksa hile ve şaibe söylemleri bir seçimi daha mı kirletecek. Ve ben Leonard Cohen dinliyorum sabah vakti, kocaman sesiyle söylüyor. Herkes biliyor geminin su aldığını, herkes biliyor kaptanın yalan söylediğini, herkes biliyor zarların hileli olduğunu. Aklıma takılıyor. Yoksa yalanda mı yaşamaya başladık? Belki daha doğru deyişle: Birileri gitgide kendi yalanlarının tutsağı haline gelirken, bize de kendi yalanlarını mı dayatmak istiyor?