4 gün sokağa çıkma yasağı ilan edildi...

Koronavirüs nedeniyle 30 büyükşehir ve Zonguldak'ta 23 Nisan 2020'den itibaren 4 gün sokağa çıkma yasağının ilan edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrası açıklamalarda bulunuyor. Sokağa çıkma yasağı kararını Cumhurbaşkanı Erdoğan…

Tam dana Gazetesi

BU HAFTA SOKAK KISITLAMASI 4 GÜN SÜRECEK

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, koronavirüs salgınının yayılmasını önlemek amacıyla İstanbul ve Ankara dahil 30 büyükşehir ve Zonguldak'ta 23, 24, 25 ve 26 Nisan tarihlerinde sokağa çıkma yasağının uygulanacağını duyurdu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, koronavirüs gündemiyle toplanan Kabine toplantısının ardından Ulusa Sesleniş konuşması yaptı. Koronavirüsle mücadele kapsamında alınan önlemleri hatırlatan Erdoğan, 30 büyükşehir ve Zonguldak'ta hafta sonu için uygulanan sokağa çıkma yasağının bir süre daha devam edeceğini söyledi.

31 İLDE 4 GÜN SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI İLAN EDİLDİ

Erdoğan, bu kapsamda 30 büyükşehir ve Zonguldak'ta 23, 24, 25 ve 26 Nisan tarihlerinde sokağa çıkma yasağı ilan edileceğini açıkladı. Erdoğan, yaptığı açıklamada, "31 ilimizde 23 Nisan'dan 26 Nisan 24.00'a kadar sokağa çıkma yasağı uygulanacak" dedi.

ESED REJİMİNE GÖZDAĞI

Bir süredir olduğu gibi bu toplantımızda da ana gündem maddemiz koronavirüs salgını ile mücadele kapsamında yaptığımız ve yapacağımız çalışmalardı. Suriye, Libya başta olmak üzere güvenlik konularımızla ilgili değerlendirmelerde bulunduk. Suriye rejimi ateşkesi ihlal ederek saldırganlığına devam etmesi halinde bunun bedelini en ağır şekilde görecektir. Son 2 haftada toplam 38 teröristi etkisiz hale getirdik. Türkiye koronavirüsle mücadelesini 4 ana başlık altında sürdürüyor.

İYİLEŞEN HASTA SAYIMIZ KATLANARAK ARTIYOR

Koronavirüs salgınının önüne geçmek için aldığımız tedbirlerin meyvelerini toplamaya başladık. Bugüne kadar 3 milyonu aşkın vatandaşımıza Vefa Hizmet gruplarınca hizmet verilmiştir. Test sayımız artıyor, iyileşen hasta sayımız katlanarak artıyor. Mayıs ayı sonuna kadar 5 bin yerli solunum cihazımızı üretmiş olacağız.

"AMACIMIZ SALGININ SEYRİNİ RAMAZAN BAYRAMI'NA İMKAN VERECEK SEVİYEYE İNDİRMİŞ OLMAKTIR"

Fırıncı, sucu, gazete bayileri, medya mensubu başta olmak üzere tüm çalışanlara ve kamu görevlilerine teşekkür ediyorum. Amacımız önlemleri en titiz şekilde uygulayarak salgının seyrini ülkemizin Ramazan Bayramı sonrası normale dönüşüne imkan sağlayacak seviyeye indirmiş olmaktır. Bazı adımları bayram öncesinde atmaya başlayabiliriz. Bu salgının üstesinden ancak 83 milyon hep birlikte hareket edersek gelebiliriz. Birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sarıldığımız ölçüde geleceğimize güvenle bakabiliriz.

3 YILDA 1 MİLYON YAZILIMCI HEDEFİ

3 yılda 1 milyon yazılımcı yetiştirmeyi hedefleyen bir program başlatıyoruz. Hazine ve Maliye Bakanlığımızın hazırladığı proje gerçekleştirilecektir. 13 başlıkta 47 bin dakikayı bulan eğitim bu sitede hizmet veriyor. Yıl sonuna kadar eğitim sayısı 100'e çıkacaktır. Gençlerimizin tek yapması gereken sisteme girip özgeçmişini kaydettirmektir.

Programı tamamlayanlar, güvenliğinden veri analistliğine, siber güvenlikten yazılım geliştirmeye kadar 15 farklı alanda uzman olarak istihdam edilme imkanı kazanacaktır. Gençliğimiz korona günlerini geleceğine ışık tutacak fırsatına çevirebilecektir. 269 bin firmamız 3 milyonu aşkın çalışanı için kısa çalışma ödeneğine başvurdu. Herhangi bir geliri olan vatandaşlarımıza, 2 milyon 100 bin haneye nakit desteği verdik. İkinci etapta 2 milyon 300 bin aileye 1000'er lira nakit desteğine başvuruyoruz.

AİLELERE VE ÖĞRENCİLERE PARA YARDIMI YAPILACAK

Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarımızda Ramazan ayında 500 milyon lirayı aşkın ilave kaynak sağladık. 81 vilayetimizde 2 milyon 234 bin öğrencimize kızlar için 75 lira, erkekler için 50 lira olmak üzere şartlı eğitim yardımı yapıyoruz. Öksüz ve yetim 41 bin öğrencimize ise aylık 150 lira olarak veriyoruz.

39 BİN VATANDAŞIMIZI YURDA GETİRDİK

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, dünyanın neresinde olursa olsun her vatandaşının yanındadır. Ülkemize getirdiğimiz her vatandaşımızı sağlık taramasından geçirip bu amaçla tahsis ettiğimzi yüksek öğretim yurtlarında 14 gün süreyle karantinada tuttuk. Cumhurbaşkanlığımızın koordinasyonunda, THY'mizin işbirliği ile bugüne kadar 39 bin vatandaşımızı ana vatanlarına kavuşturmuştuk. Halen 12 bin vatandaşımızın karantina süreci devam ediyor. Çeşitli ülkelerdeki 25 bin vatandaşımızı şu anda yine Türkiye'ye getiriyoruz. Amacımız ramazan ayına girene kadar bu operasyonu tamamlamaktır.

EĞİTİM SAYISI 100'E ÇIKACAK

Bilindiği gibi örgün ve yaygın eğitime ara vermiştir. Hemen ardından da Milli Eğitim ve TRT işbirliğiyle üç televizyon kanalı kurarak uzaktan eğitime geçmiştik. Öğrencilerimizin platformu benimsediklerini tespit ettik. Ortaöğretim ve yüksek öğretm sınavlarına hazırlanan 8'inci ve 12'inci sınıf öğrencilerimiz için de canlı ders uygulaması başlattık. Hazine ve Maliye Bakanlığımızın hazırladığı proje kapsamındaki eğitimler özellikle BTK akademi eğitim programı üzerinden gerçekleşecektir. Halen 31 ayrı eğitim bu sitede hizmet veriyor. Yıl sonuna kadar eğitim sayısı 100'e çıkacaktır. Gençlerimizin tek yapması gereken özgeçmişlerini kaydetmektir. Programı tamamlayanlar, güvenliğinden veri analistliğine, siber güvenlikten yazılım geliştirmeye kadar 15 farklı alanda istihdam edinebilme imkanı olacaktır.

Çeşitli ünvanlarda 8 bin 635 sözleşmeli personel ve 5 bin işçi kadrosu ihdas ediyoruz. Salgınla mücadele ederken hiçbir vatandaşımızın mağdur olmaması ve özellikle istihdamın korunması için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Tüm kesimlerin, vergi sigorta ve kredi taksidi gibi ödemelerinin ertelenmesini sağladık. Bugüne kadar 269 bin firmamız 3 milyonu aşkın çalışanı için kısa çalışma ödeneğine başvurdu. 9 Nisan tarihi itibariyle sosyal yardımlarda acil durum kararı alarak muhtaçlık kriterleri yanında bu dönemde özel ihtiyaçları da kapsama aldık.

BİZ BİZE YETERİZ TÜRKİYEM'E DESTEK ÇIĞ GİBİ

Biz Bize Yeteriz Türkiyem'de toplanılan para miktarı da 1 milyar 800 milyona ulaştı. Hayırseverlerimizi davet ediyorum. Gelin bu rakamı 2 milyarın üzerine çıkaralım.

CHP'Lİ BELEDİYELERE TEPKİ

CHP'nin başını kestiği bir kesim yine bozgunculuk peşindedir. Salgınla mücadele güçlü bir koordinasyonu gerektiriyor. Uygulamanın her il, ilçe, mahalle düzeyinde bu anlayışla yürütülmesi şarttır. Peki CHP'li belediyeler ne yapıyor? Cumhurbaşkanlığını, sağlık bakanlığını, valiliği, kaymakamlığı hiçe sayarak kendi başına yardım toplamaya, ekmek dağıtmaya, hastane kurmaya çalışıyorlar. Asli işlerini yürütemeyen CHP'li belediyelerin salgınla mücadeleyi hiçe sayarak bu tür faaliyetlerin amacı halka hizmet vermek değil şov yapmaktır. Adana, İstanbul ve Mersin belediyelerinin sokağa çıkma yasağı sırasında sergiledikleri tavrın başka hiçbir açıklaması yoktur. Mesela Mersin'de CHP'li büyükşehir belediyesi şov yaparken aynı partinin Yenişehir ve Mezitli belediyeleri valilikle işbirliği halinde faaliyet yürütmüştür. Bu tür teşebbüsler FETÖ ve PKK gibi örgütler tarafından da denenmiştir.

TEDBİRLERİ SABOTE ETMEYE ÇALIŞIYORLAR

Salgın sebebiyle sağlık sisteminin çökmesini, kamu güvenliğinin zaafa uğramasını bekleyenler umdukları olmayınca gözlerini yapılan hizmetlere dikmişlerdir. Şimdi de maalesef salgın hastalıkla mücadele için alınan tedbirleri sabote etmeye çalışıyorlar. Ülkemizin ciddi kayıplar veren yerler arasına girmelerini bekliyorlardı. Umutlarını Uganda'ya bağlayacak kadar küçüldüler. Güya hükümetle yarışmaya kalktılar. Onlar fuar merkezini veya merkezlerini panellerle bölerek oralarda, içindeki standları sahra hastanesi diye yutturmaya kalktılar.

BİZ KİMSENİN PARASINA EL KOYMADIK

Siz kendinize ait olmayan böyle bir alana veya böyle bir konuda konuşma hakkına sahip değilsiniz. Devlet yardımları tek hesapta toplayınca da 'paralarımıza el konuldu' yalanına sarıldılar. Devlet olarak biz kimsenin parasına el koymadık ve böyle bir yanlışın içine girmedik, girmeyiz. Biz insani hareketliliğimiz neyi gerektiriyorsa bugüne kadar onu yaptık. İkna yöntemiyle bütün bu gayretlerimizi sürdürüyoruz. Onlar toplu taşımayı azaltarak halkımızı mağdur ettiler. Her şeyi birbirine karıştıranlar, hükümetin aldığı tedbiri sabote ederek beceriksizliklerini ört bas etmeye kalktılar. Onlar "tecavüzcüler serbest kalacak" diyerek ortalığı bulandırdılar.

SORUN EKMEK DAĞITMAK DEĞİL

Belediyeler elbette sosyal yardım da yapabilir. Ama bunu kanunların belirlediği sınırlar içinde, şehrin mülki amirinin bilgisi ve koordinasyonu dahilinde yaparak... Belediye bakanlığı, valiliği, kaymakamlığı yok sayarak kendi başına iş yapmaya kalkarsa karşısında devleti bulur. Sorun ekmek dağıtmak değil. Bunu şehirdeki diğer faaliyetlerle uyumsuz, programsız, izinsiz şekilde yapmaktır. Karşımızdaki kirli zihniyet kendisine cevap verilmeyince azgınlaşmakta, yalanlarının çitasını yükseltmektedir.